Merhabalar.! 🙂
Arkadaşlar normalde bu başlığı Kore yemeklerini tanıtmak için açtım ancak direk yemekleri tanıtarak girmektense, işe yine genel kültür bilgisi ile başlamanın iyi olacağını düşündüm. Bu ne demek? Şu demek, yani burada Kore’de yemek kültürü nasıldır, genelde nasıl tatları tercih ederler, sabah, öğlen, akşam nasıl beslenirler gibi genel çaplı bilgileri vererek başlayıp ardından yöresel yemeklere geçmeyi düşündüm.
Hadi başlayalım o halde!
Öncelikle Kore’de kahvaltı kültürüne bir göz atalım.
- Kahvaltı / 아침 식사 (açim şiksa) :
Kore’de bizdeki gibi tereyağına yumurtalar, sucuk ya da jambon, reçel, bal tarzı kahvaltılıklar kullanılmıyor arkadaşlar. Ben ilk duyduğumda şaşırmıştım açıkçası. Yani bu kesin bir kural değil elbette ki. İsteyen yine yapabilir, yiyebilir, kimsenin ceza vereceğini düşünmüyorum. 😀 Ancak benim edindiğim bilgilere göre bu kahvaltı tarzı onlar için ‘Batılı Tarz’ dedikleri geleneksel olmayan bir tarz. Kore’de insanlar diğer öğünlerde ne yiyorlar ise sabah kahvaltıda da ondan tüketiyorlar.

Bab / 밥
Özellikle ekmek gibi bir kavram Kore’de yok. Biliyorum bizimkisi gibi buğday cenneti bir ülkede ekmek neredeyse hava veya su gibi bir şey ancak Koreliler ekmek tüketmiyorlar, onun yerine ‘bap / 밥 ‘ adını verdikleri, yine bizdeki aynı pirinç ile yapılan pilav lapası tüketmekteler. Yalnız pilav dediysem öyle bizim yediğimiz tereyağlı, şehriyeli pilavdan değil. Hiç denememiş olan arkadaşlar için söylüyorum, bildiğiniz birbirine yapışan pirinçlerden oluşuyor Bap (ya da bazı yerlerde bab diye geçiyor). Bab’ın yanında diğer öğünlerdeki gibi normal et, balık içerikli besinleri ve yanında da hepinizin yüzde bin duymuş olduğu Kimçi gibi mezeler tüketilmekte. İşte geleneksel bir Kore kahvaltısı ;

Bu şekildeki bir standart öğünden şu şekle de geçebilmektedir tabii ;

Yani bu durum sizin bütçenize, yemek yapabilme yeteneğinize göre vs. değişebiliyor sanırım. 😀
- Öğle Yemeği / 점심식사 (çomşim şiksa)
Aslında burada da çok değişik bir şey yok. Yine meşhur Bab/Bap ve yanında çorba gibi sulu yemekler ile yine içerisinde Kimçi’nin de bulunduğu en az 3-4 çeşit mezenin yer aldığı bir öğün olmakta. Açıkçası Koreliler’in yemeğe düşkünlükleini siz de fark etmişsinizdir, öğünlerini genelde atlamamaya çalıştıklarını duydum Kore’de yaşayan birçok kişiden. Hatta çok çalışan bir millet olduklarından dolayı arkadaşları ile genelde ya öğle ve akşam yemeklerinde ya da içki içmeye gittiklerinde buluşurlarmış. ‘Öğle yemeği saatinde hemen hemen kimseyi bulamazsınız, herkes yemeğe gider’ diye bir söylence bile duymuşluğum vardır.

- Akşam Yemeği / 저녁 식사 (conyok şiksa) :
Burada da aynı şekilde pilav (bab), çorba ve garnütürlerden yani mezelerden oluşan bir akşam yemeği menüsü mevcut. Elbette bu mezelerin miktarı ve çeşidi artıyor. Akşam yemekleri özellikle Kore gibi geleneklerine bağlı bir toplumda oldukça önemli bir yere sahip. Mümkünse tüm aile yemeği hep birlikte, saygı kuralları çerçevesinde yemektedirler. Bu şu demektir; masada bulunan en yaşlı ya da büyük kişi yemeğe başlamadan diğerleri başlamaz. İşte bir akşam yemeği;


Yani elbette taktir edersiniz ki bunlar dışarıda yenilen yemekler. 😀 Birincisi kimsenin evinin içerisine ait bir resim koymanın hoş bir durum olduğunu düşünmüyorum, ikincisi ise hiç evine gidip de masayı çekebileceğim kadar yakın bir Koreli arkadaşım yok. 😀 Olanlar da Kore’de zaten. Konumuza dönecek olursam, Kore’de öğünler bu şekilde arkadaşlar. Sabah, öğlen ve akşam birbirine çok benzer yemekler tüketiliyor. Yalnızca bunların çeşidi ve sayısında, özellikle mezelerin, değişim oluyor.
Bu da sizin için! Buyrun, size tarihten bir sahne;

Tabii sanırım biraz abartılmış. 😀

Soju / 소주
Ayrıca arkadaşlar şunu da belirtmek istiyorum ki G.Kore’de içki oldukça fazla tüketiliyormuş. Hatta Abnormal Summit isimli G.Kore yapımı bir show programında, Rus olan konuklardan bir tanesi ile konuşurlarken istatistik verilerinin Kore’de Rusya’dan bile daha fazla içki tüketildiğini gösterdiğini söylemişlerdi. Elbette ki şok oldum. Çünkü biliyorsunuz ki bize hep kimse Rusların eline su dökemez diye öğretildi. 😀 Her neyse. Sonuçta Kore’de içki, özellikle Soju, çok fazla tüketilen bir içecek. Özellikle tabii ki akşam yemeklerinde. Ancak bu içki tüketimi Kore’de adeta ülkenin kültürüne işlemiş. Çünkü içki içmenin, özellikle arkadaşlar ve şirket çalışanları arasında samimiyeti artıracağını, insanları birbirine yakınlaştıracağını düşünmekteler. Nitekim onlar için öyle de oluyor. Öyle içip içip kendisini unutan ya da sapıtan insan görüntülerini kafanızdan çıkarın tabi. Şöyle ki, yine sınırlarını bilmeyen insanlar mevcuttur, bu onların kendi kişilikleri ile alakalı bir durum. Ancak genelde içip de gidip millete hayatı zindan eden bir Koreli hiç görmedim diyebilirim. Umarım görmem de. 😀 Hatta Kore’deki arkadaşlarımdan bir tanesi ile bir gün konuşurken arkadaşlarıyla beraber bira içmeye gittiklerini söylemişti. Bayağıdır içmelerine rağmen, konuşmalarında anormal hiçbir kayma ya da şaşırma yoktu. Normal insan kafası. O yüzden hemen yüzünüzü ekşitmeyin lütfen. 😀
Şimdiii. Her şeyi belirli saygı kuralları çerçevesinde ve belirli geleneksel kurallara göre yapan Kore’nin tabii ki beklenilmesi gerektiği üzere bir de içki kültürü, prosedürü mevcut. 😀 Bu nedir, nasıldır peki?
- Kendinizden yaşça büyük birisi ile içiyorsanız şayet ve size içki kadehi uzattıysa onu muhakkak içmek zorundasınızdır, yoksa sizi dışlarlar. Ya da ayıp kabul edilir. Fakat yabancılara karşı anlayışlı oldukları, siz içki içmiyorum, domuz eti yemiyorum dediğinizde farklı bir kültür olduğu için anlayışla karşıladıkları söyleniyor. Zaten her konuda saygıya takık bir milletten başka bir davranış beklemek akıl kârı değil. Ayrıca eğer sizden yaşça büyük birisiyle içki içiyorsanız onun yüzüne baka baka içemezsiniz. Kadehi hafifçe kaldırıp, yan tarafa dönüp, elinizle de ağzınızı gizleyerek içmeniz gerekmektedir.

Tabi burada kız muhtemelen arkadaşlarıyla takıldığı için rahat. 😀 Ancak içiş tarzı bu şekilde, o nedenle koydum bu gifi.
Şimdilik bu kadar arkadaşlar. Ben bu konularda yeni bilgiler bulduğumda aynı yazıyı güncelleyeceğim zaten. Amacım edinebildiğim kadar bilgi edinip aktarmak hiç merak etmeyin.
Umarım faydalı bir yazı olmuştur. Görüşmek üzere! 🙂